Adecco (Geleceğin Küresel İş Gücü) grubu tarafından yapılan yeni bir anket, hem Yunanistan’da, hem de yurtdışındaki şirketlerde toplu istifa riskinin altını çiziyor.
400’ü Yunanistan’dan olmak üzere 25 ülkeden 34.000 işçinin katıldığı ankette, işyerlerindeki temel endişenin, artan yaşam maliyetleri, finansal istikrar ve kişisel ve profesyonel yaşam arasında bir denge kurma olduğu görülüyor.
Araştırmanın ana sonuçları şunu gösteriyor:
- Küresel olarak her 5 çalışandan 3’ü (%61), maaşlarının artan yaşam maliyetiyle başa çıkmak için yeterli olmadığından endişeleniyor.
- İşyerinde kalma konusunda meslektaşların etkisi güçlüdür. Özellikle her 10 çalışandan 7’si, iş arkadaşlarının şirketten ayrıldığını gördüklerinde kendileri de ayrılmayı düşünüyor, 10 kişiden 5’i ise iş arkadaşlarını takip ediyor. Bu”Quitfluencer” adı verilen bir “bırakma salgını” salgını tehdidini beraberinde getiriyor.
- Dünya genelindeki çalışanların %27’si önümüzdeki 12 ay içinde işini bırakmayı planladığını söylerken, neredeyse yarısı (%45) aktif olarak yeni bir iş arıyor.
- On işçiden altısı (%61), bir durgunluğun ortasında bile altı ay veya daha kısa bir süre içinde yeni bir iş bulabileceklerinden emin. Akışkan makroekonomik ortama rağmen, işçilerin büyük bir kısmı işgücü piyasasında pazarlık güçlerini koruduklarını düşünüyor.
- Z Kuşağı temsilcileri iş esnekliğine öncelik veriyor, çünkü neredeyse yarısı (%47) zaten dört günlük vardiyalarda çalışırken, %64’ü haftada 4 kez çalışmak için maaş kesintisini kabul ediyor.
Yukarıdakilere paralel olarak, Adecco Group, şirketlerin istifa dalgalarıyla karşılaşmamak için hem çalışanlarının finansal kaygılarını hem de onların refahı ile ilgili sorunları yönetmeleri ve sürekli yanlarında kalmaları gerektiğini tespit ediyor.
Anket, özellikle enflasyonun neden olduğu artan yaşam maliyetiyle birlikte, çoğu işçinin (%51) geçimlerini sağlamak için ikinci bir iş bulmaya zorlandığını ortaya koyuyor.